Yeni Patron

Valentine ve Daisy evdedirler. Daisy bir yağlı boya tablo çizerken Valentine de onu seyretmektedir. Onun nazik ellerinin tuval üzerinde kayışlarına dalıp gitmiş görünmektedir. Bir şeyler söylemek ister ama onun dikkatini dağıtmaktan korktuğu için susmaktadır. Onun tuvale dikkat kesilmiş yüzünü bozmak istemiyordur.

Valentine gülümser. "Bilmiyorum," der. "Sanırım başından sonuna kadar."
Valentine onun yeni sildiği elini tutar. Yüzündeki gülümsemesi hala kaybolmamıştır. "Böyle güzel resim yapan eller, bizim gibi pis işler yapan bir mafya için silahlar kullanmamalı," der ve onun elini bırakarak onun çizdiği resme bakar.

"Tıpkı bu ev gibi yalnız. İçinde yaşayanlar bile yaşadıklarından bir haberler."
Valentine ayağa kalkarak Daisy'nin gözlerine kenetledi gözlerini ve " Artık babana elveda deme zamanımız geldi, Daisy-chan,"diyerek gülümsedi.

Hisashi evin kapısına gelmişti. O an tam da hiç işim yokmuş gibi buraya geldim diye geçiriyordu aklından. Ve kapının zilini çaldı.

Valentine kapı zilini duyunca Daisy'nin sorusunu yanıtsız bırakarak yavaş adımlarla kapıyı açtı. Karşısındaki Hisashi'yi görünce yüzünde istemsizce bir gülümseme oluştu. "Hoş geldiniz," dedi. "Uzun zaman oldu Hisashi-sama."

Hoşbulduk Valentine dedi. Ne halt yiyorsunuz ikiniz burada başbaşa dedi "Umarım ortalığı karıştırmamışsındır Valentine-kun"

Üzerimdeki takımı mahvettin ama seni görmek güzel Daisy-chan. dedi.
"Seni pislik beni içeri buyur etmeyecekmisin,Valentine?"

Valentine sıkılarak Hisashi'i içeri davet etti. En nefret ettiği şeylerden biri Hisashi tarafından azarlanmaktı. İkisi içeri geçince Valentine bir kadeh içki doldurarak yanında özel bir puroyla beraber Hisashi'ye sundu. "Uzun bir yolculuktu sanırım. Bunu için ve kaliteli bir puroyla keyiflenin," dedikten sonra çakmağını onun purosunu yakmak için çıkardı.

Çok şey oldu Daisy-chan dedi.
Önemli bir görevdeydim ve yaralandım. Bu kadar yarayla atlatabilmeme ben bile şaşırdım doğrusu dedi ve içkisinden bir yudum aldı. Yüzünde bir gülümseme oluştu ve de beni nasıl rahatlatacağını biliyorsun Valentine dedikten sonra purosundan da bir duman çekti.

Valentine bunu duyduğuna sevinmişti. "Beğenmenize sevindim, elinizdeki puro güneydeki gezegenlerden birinin eşsiz tütününe sahip yaprağı ise Vanilya ve Kahve Çekirdeği ile bezeli," dedikten sonra ciddi bir tutuma girdi. Tekrar Hisashi'ye gözlerini dikti:
"Sanırım sizi buraya kadar yormamın sebebini biliyorsunuz, Hisashi-sama. Dengeleri değiştireceğiz, bu sevmediğiniz evreni daha iyi bir hale getireceğiz."
Valentine bunu söyledikten sonra odada bir volta atarak devam etti, "O güzel evreni oluşturmak için önce bir kaç gereksiz kişiyi yok edeceğiz. Ardından o evreni istediğiniz gibi şekillendirecek bir duruma geleceksiniz."

Teşekkürler Daisy-chan,çok düşüncelisin dedi ve Valentine ye dönerek merak etme bu dünyayı yaşanabilir kılacağız. Sadece isimleri ver Valentine. Bu son cümleyi çok kararlı söylemişti. Öldürme arzusu çok açık bir şekilde belli oluyordu.

Valentine cebinden çıkardığı bir kağıdı ona uzattı. Kağıtta isimler yazılıydı. "Eminim sizin için çok zor olmayacaktır," dedikten sonra dalgın bir şekilde duran Daisy'nin omzunu eliyle sıkıca tuttu ve yüzünde bir gülümsemeyle, "Peki şimdi alış verişe çıkalım mı," diye sordu.

Gelmek istediğimi sanmıyorum. Dinleneceğim ve sen onca yoldan gelmeme rağmen bana karnımın aç olup olmadığını bile sormadın. Sen böyle değildin, Valentine, diyerek ona sitemli sitemli baktı ve Daisy nin sevinmesini izledi

Valentine hızlıca paltosunu alarak onunla beraber çıktı. Yağmur vardı. Şemsiyesini açtı ve ikisi bir şemsiye altında yürümeye başladılar.